HAKOMİ İLKELERİ

Dogal iyileşme gücü, yaşayan karmaşık yapılı canlılar olarak insanların kendi düzenlemelerini, yönlendirmelerini ve iyileşmelerini başarabildiklerini anlatmaktadır. Psikoterapi dünyasında bu içsel dürtüye, gerçekleştirme eğilimi olarak gönderme yapılmaktadır. Bu, A. H. Almaas ın dediği ‘en etkin kullanılan içsel dürtünün dinamik varlığı’ anlatımına oldukça yakındır.
Bu demektir ki, Hakomi Terapistleri olarak, yaşama olumlu bakan, kendini yönlendirebilen ve iyileştirebilen bir enerji ve zekanın varlığının bize gelenlerde oldugunu varsayabiliriz. Bizim görevimiz en yalın anlatımla, kendiliğinden belirmesini sağlayan bu doğal içgüdüsel dürtünün duygu yoğunluğuna, sağlığa doğru ve bütünlüğü hatırlayarak bir ortam oluşturmaktır.

Farkındalık, gerçek değişimin, yoğun çaba harcayarak değil, duyarlılık veya gelişmiş algılama, ya da bir başka deyişle içinde bulunduğumuz anın farkında olarak gerçekleştirilebileceğine gönderme yapmaktadır. Yaşamakta olduğumuzun tam anlamıyla farkında olduğumuzda, Eugene Gendlin’s çalışmasında adlandırıldığı gibi ‘vücutça hissedilen’ deneyimimiz doğuştan varolan anlamını doğal olarak açığa çıkarır ve kendini yönlendiren, olumlu yönde evrimine devam eder.

Şiddetsizlik, farkındalık ilkesi içinde doğal iyileşme gücünün varlığıdır. Şiddetsizlik, yaşamın, çok zeki bir denge ile ve  kendi doğal evrimi içinde bir açılımı olduğunu tanımak ve buna uyum sağlamakdır. Hakomi Terapistleri olarak bizim için bunun anlamı, bize terapiye gelen kişiden ortaya çıkması söz konusu olabilecek herhangi bir duygu yoğunluğunun veya tepkinin bizimkiyle uyuşmaması halinde, vazgeçemeyeceğimiz veya değiştiremeyeceğimiz hiçbir gündem ve amaç olması mümkün değildir.

Kutsallık, insan dahil organik sistemlerin birbirleriyle olan, aklımızın ve vücudumuzla, yüreğimizin ve ruhumuzla ilişkisinin karmaşık yapısını anlatmaktadır. Bu, bir kişinin yaşamını, duruşundan, sesinin tonundan okuyabilmemize, yalnızca bir anıdan tüm çocuklukluk yaşamıyla bağlantılı sonuçlar çıkarılabilmeye, belli bir noktaya odaklanarak tekrarlanan hareketlerden ve sözlerden inançların nasıl düzenlendiğini anlamamıza izin vermektedir.

Bütünlük, herşeyin, tüm canlıların ve tüm olayların birbiriyle olan ilişkisini ve bağlantısını anlatmaktadır. Evrensel ölçekte kutsallık. Terapistler olarak, bütünlük bize sürekli olarak büyük resmi, herkesle olan köklü bağlantımızı, kültürümüzle ilişkimizi, çevremizi ve dünyamızı anlatmaktadır.